Mütefekkir, münevver ve edip kişiliğiyle Mehmet Âkif ERSOY, milletimizin istiklâl ve istikbâl mücadelesinde şehir şehir dolaşarak Anadolu'da bağımsızlık ateşinin alevlenmesini sağlamış; Kurtuluş Savaşı'mızın manifestosu ve millî irade beyanımız olan İstiklâl Marşı'mızın şairi olmuştur. Milletimize armağan ettiği İstiklâl Marşı'mız ile hepimizin sevgisini kazanmış ve gönüllerini fethetmiştir Âkif; bu durumu; "O, benim değil milletimindir." sözleriyle ile dile getirmiştir.
Her çocuk ayrı bir dünyadır. Çocuk yetiştirmek ise en kutsal, en büyük, en zor ve hayat boyu devam ettirilmesi gereken en önemli sanattır.
"Sekiz yaşında kadardım. Babam gelir: 'Bu gece,
Sizinle camie gitsek çocuklar erkence.
Giderseniz gelin amma uslu durun;
Meramınız yaramazlıksa, işte ev, oturun!"...
Dizelerinde ise eğitim kavramına terbiye kavramını ön plana çıkararak yaklaşan Âkif, çocuğun ailede yetişme tarzını eğitimin temeli saymakta ve buna ehemmiyet vermektedir. Ülke geleceğinin çocuklarımızın elinde olduğunu ve buna bağlı olarak çocuk eğitiminin çok önemli olduğunu pek çok eserinde vurgulamaktadır. Bu nedenle; Mehmet Âkif ERSOY'un bizlere bıraktığı mirası gelecek nesillere aktarmak, onun düşünce ve ideallerini yaşamak ve yaşatmak en önemli vazifelerimizdir.
Bu duygu ve düşüncelerle; millî ve manevi değerlere bağlılığını İstiklâl Marşı'nda ve diğer kıymetli eserlerinde kaleme alan Mehmet Âkif ERSOY' u ebediyete irtihalinin 85. yıl dönümünde saygı, rahmet ve minnetle yâd ediyorum. Ruhu şad olsun.